Deneyim mi? Bu yazıda biraz var!
- Paristanbul Branding & Design
- Mar 22, 2016
- 2 min read
Markanız, ambalajınız, tasarımınız tamamlanmış olabilir; peki marka deneyim döngüsünün tamamlandığına emin misiniz?
Tüketici pazarlarında artık ürün/hizmet pazarlamasından daha popüler birşey var; bu da deneyim pazarlaması ve hatta sanayi devreminde yaşanmış sanayi ekonomisi artık yerini deneyim ekonomisine bırakıyor!
Nedenleri sıralamakla bitmeyecek kadar uzun olsa da; en önemli nokta teknoloji! Duygular ve teknolojinin birbirinden uzaklığına şaşırmayın! Teknoloji; yani artan dijital kullanım ile birlikte sosyal medya hesapları (yani deneyimlerini paylaşan milyonlarca insan); alışveriş aplikasyonları; mobil; yani teknoloji büyüyor!
Bir markanın neden deneyim ekonomisini dikkate alması gerektiği ise çok da uzaklarda değil; artan rekabet ve müşteri sadakatinin azalması!
İster bir yiyecek, ister ayakkabı satın ya da tüketicilere bir hizmet verin; müşteriler satınalma (para harcamanın) ötesine geçmek istiyor. Alışveriş artık karşılıklı duygu ve anlam transferi; hatta özgün bir deneyim! Markaların tüketici ile buluştuğu noktaların tümünde deneyimin varlığından söz ediyoruz! Bugün her ürün kategorisinde müşteriler, yaptıkları “alışverişin” duygular içermesini; anlam ifade etmesini, özgün ve iyi bir deneyim olmasını istiyorlar. Tüketicilerle nasıl bir bağ kuruyorsunuz? Bu bağ yeterince farklı ve onlara özgün mü? Katma değer sunuyor mu? En önemlisi onların hayatta yapmak istediklerine katkıda bulunuyor musunuz?
Ürünü/hizmeti bir kenara bırakın! Tüketicilerin hayatta gerçekleştirmek istediklerine; hayallerine nasıl bir katkıda bulunuyorsunuz bunu düşünün! Onların kültürel; sosyal; duygusal bağlamda markayla ilişkilerini nasıl yönetiyorsunuz? Onlara nasıl bir deneyim yaşatıyorsunuz? Deneyim ekonomisi işte tam da bu deneyimi tasarlamaktan geçiyor. Tüketicilerine deneyim yaşatan bir marka tüketiciler tarafından kabul görür ve marka bağlılığı böyle oluşur!
Deneyim yaşatma gerekliliği konusunda anlaştık; peki ambalajda, somut ve rafta yalnız kalmış bir pazarlama gereci üstünde nasıl duygu paylaşımı yapabiliriz? Ambalaj bizim anahtarımız ise mobil dünya ise kapımız!
Hangisini Seçmeliyim Anı!
Tüketiciler artık anlar üstünden hareket ediyorlar. Hatta Google bunu çok iyi şekilde özetlemiş! Hayatımızı anlar üstünden yaşıyoruz ve karar verdiğimiz her durum da bir an geçidinden başka birşey değil!
Alışveriş anı nasıl bir an? Hangisini seçmeliyim anı olarak özetleyebileceğimiz bir durum olan alışveriş elbette bir danışana ihtiyaç duyduğunuz saniyelerden biri!
Tüketicilerin %82'si markette hangi ürünü alacağına karar verirken telefonlarına danışıyorlar. Bunların 10 tanesinden 1’i planlanan dışında bir ürün alıyor. Peki şimdilik fikrini değiştirerek kazanabileceğimiz 1 tüketiciyi nasıl etkileyebiliriz?
Ambalaj üstünde anları yakalamak ve onlara hükmetmek için;
> Tüm tüketici yolculuğunda tüketicinin ihtiyacının ortaya çıktığı ve markanın rol alabileceği anları belirlemek > Sürekli olarak alakalı, zorlayıcı, işe yarar ve sorun yaratmayan deneyimler yaratmak ve sunmak > Deneyimin başkaları ile paylaşılabileceği mekanizmalar eklemek > Deneyimi kişiselleştirerek, markanın değil tüketicinin deneyimi haline gelmesini sağlamak
gerekiyor!
Siz hangi anda ambalaj tasarımınız ve dijital dünyayı biraraya getirmeye karar verdiniz?
Stay with L.O.V.E!
Comments